Ekranın karşısında çocuk var!
ÇOCUK EĞİTİMİ | admin | 17 Eylül, 2014 | 2.753 kere okundu
İnternette, sosyal medyada, yazılı ve görsel basında hazırlanan haberler genel olarak yetişkin kitleleri hedeflemektedir. Ne var ki, günümüzde medyanın ana kullanıcılarından biri de çocuklardır. RTÜK (2013) tarafından yapılan son araştırmada, 6-18 yaş arası çocukların günde ortalama iki saat TV başında, iki saat de internet başında kaldıkları saptanmıştır. Yine bu araştırmaya göre çocuklar televizyonu en çok ‘prime time’ denilen 18.00-21.00 arasında izlemektedir. Bu veriler yetişkinler için hazırlanan içeriğe ister istemez çocukların da muhatap olduğunu göstermektedir.
Twitter ve Facebook’da paylaşılan parçalanmış çocuk cesedini bir çocuk görebilmektedir. Terör örgütlerinin yaptığı katliamları haber sitesinden bir başka çocuk okuyabilmektedir. Gazetelerde, cinnet geçirmiş anne-babanın çocuklarını nasıl öldürdüğünü anlatan haberleri çocuklar da okuyabilmektedir. Katliam ve ölüm haberlerinin çokça sunulduğu akşam haberlerinin en büyük izleyicileri arasında anne-babalarının yanında oynayan çocuklar vardır. Dolayısı ile bir haberin yetişkine hitap etmesi, o haberin çocuktan gizli kalacağına anlamına gelmemektedir. “13+”, “18+” etiketleri ile sunulan haberler çocukların daha çok dikkatini çekmektedir. Kısacası medyada paylaşılan içeriği çocuklardan uzak tutmak mümkün olmamaktadır.
Son aylarda Ortadoğu’da yaşanan gerginlik ve savaşlar nedeniyle birçok parçalanmış çocuk cesedi sosyal medyaya servis edilmektedir. IŞİD’in yayınladığı elinde kesilmiş insan kafası tutan, insan kafaları ile top oynayan, elindeki bıçakla oyuncak bebeğin kafasını kesen çocuk görüntüleri medyada çokça yer almaktadır. Bu haberler ister istemez çocuklar tarafından da görülmektedir. Yetişkinlerin bile seyredemediği bu görüntülere çocukların maruz kalması, onları çok olumsuz bir şekilde etkilemektedir.
Çocuklarımızın ruhuna kaygı eken, insanların ve insanlığın “kötü” olduğu mesajını onlara veren, onlara kötü örnek teşkil eden görüntülerden çocuklarımızı korumak, sadece anne-babaların değil aynı zaman da medya mensuplarının da görevidir. Çocukların da sürekli ekran başında olduklarını dikkate aldığımızda, Pedagoji Derneği olarak basın ve medya mensuplarını haberleri hazırlarken ve sunarken daha seçici olmaya davet ediyoruz.
Medya mensuplarından basit ve net bir talebimiz var. Bu talep bir haberi servis etmeden ve sunmadan önce kendilerine tek bir soru sormaları. Bu soruyu sormaya başladığımızda eminiz medya çocuklar için daha güvenli bir yer olacak. O soru da şu:
“Acaba bu haberi bir çocuk görse ne düşünür, ne hisseder ve ne yaşar?” (Kaynak: Pedagoji Derneği)
